Hiç tanımadığı, hatta hiç tanışmayacağı kişilere yeniden hayat veren kök hücre bağışçıları ve hastalar, birbirlerine gönderdikleri ilikten kalbe giden içten mektuplarla bağ kuruyorlar.
Yasal nedenlerle birbirleriyle hiç tanışmamış ama bu insanların yaşadıklarını ve bağışçılarıyla mektup yoluyla kurdukları bağı anlatmak üzere; kök hücre tedavisi görmüş 20 yaşındaki üniversite öğrencisi Şeyda Yılmaz ve Arnavutluk Tiran’da yaşayan ve iyileşerek babaanne olan 58 yaşındaki Ariane Pepa’yı 28 Ekim, Cumartesi günü Marriot Otel Şişli’de gerçekleşmekte olan 12. Ulusal Aferez Kongresi’ne davet edildi.
Şeyda Yılmaz ve Ariane Pepa, doktorları ile birlikte 10:30-16:00 saatleri arasında misafirleri olacaklar.
Şeyda Yılmaz’ın hikayesi
Nadir ve genetik kökenli Fankoni Aplastik Anemisi hastası olan 20 yaşındaki üniversite öğrencisi Şeyda Yılmaz’ın üniversite birinci sınıfta iken böbreğinden tümör alınıyor, ama rahatsızlıkları geçmiyor, cildinde büyük mor halkalar oluşuyor ve 2016 yılında böbreğindeki tümöre de neden olan Fankoni Aplastik Anemisi teşhisi konuyor.
Çözüm kemik iliği (kök hücre) nakli. Hemen aile üyelerine bakılıyor, 4 kardeşinden biri uyumlu çıkıyor ama o da Fankoni Aplastik Anemisi taşıyısıcı, yani derdine çare olamıyor. Hemen yaklaşık 3 yıl önce hayata geçirilen milli kök hücre bankamız TÜRKÖK’e başvuru yapılıyor ve bağışçı (Donör) bulunuyor. 13 Nisan 2017’de yapılan nakil sonrasında Şeyda hayata yeniden tutunuyor ve yeniden doğuyor.
Kendi sözleri ile “Kök hücre nakli sonrası yeniden doğdum, artık 6 aylığım. Kan grubum da değişti. Ben BRh(+) idim artık donörümle aynı kan grubu nu [A Rh(+) pozitif] paylaşıyorum”.
Şeyda Yılmaz’ın bağışçısına yazdığı mektuptan satırlar
“Hayatımın dönüm noktasına sebep olan, hayatımı değiştiren ve kim olduğunu hiç bilmediğim “Sana” yazıyorum.
Yaptığın şey o kadar kıymetli, o kadar değerli ki; bunu anlatmam sanırım imkansız. Bana bağışladığın iliği verirken biraz bile acı çektiysen, bunun için senden çok özür dilerim. Ama bil ki benim 1.5 yıldır aralıksız çektiğim bütün acıların dinmesine sebep oldun.
İliğiniz bende, güvende ve ona çok iyi bakıyorum. Benim kıymetlimdir kendisi. Hani bir deyim var, dilerim ”Ayağına taş değmez” inşallah.
Dua ve minnetle….
Sayende iyileşen “BEN”
Bir başka hikaye: 58 yaşındaki Ariana Pepa
Arnavutluk Tiran’da yaşayan Akut lenfoblastik lösemi, (PH+ B-ALL ) hastası Ariana Pepa, Türkiye’de kök hücre nakli olduktan sonra hastalığı yendi ve torununu görme şansına sahip oldu. “Bu olaydan sonra hayatı tüm renkleriyle ve sanki ömrümün son günüymüş gibi yaşamayı öğrendim” diyen Ariana Pene, şimdi mutlu ve sağlıklı bir babaanne. Öyküsünü paylaşmak üzere bizim için Türkiye’ye geldi.
Ariana Pepa’ya bağışçısından gelen mektuptan satırlar
“Senin iyi olduğunu duyduğumda çok mutlu oldum. Mektubunu gözlerimde yaşlarla okudum. Umarım son ayın iyi geçmiştir ve halen sağlıklı hissediyorsundur.
Sana soracağım çok fazla soru var ve sıklıkla senin nasıl biri olduğunu,nerede yaşadığını düşünüyorum. Ancak cevapların beklemesi gerek.
Sana ve ailene her şeyin en güzelini diliyorum”.
Not
Ayrıca, TÜBİTAK AR-GE desteği ile geliştirilen yerli üretim “Lifacell” isimli kan hastalıklarının tanısında ve tedavi sürecinde ihtiyaç duyulan çok önemli bir kan testini otomatize eden tıbbi cihazın ilk prototipi de Kongre’de tanıtılacak. Cihaz, bir damla kan örneğindeki hücrelerin görüntülenmesi, yapay zeka ile sınıflandırılmasını ve hastalıklı hücrelerin tespitini gerçekleştiriyor. Böylelikle daha hızlı tanı konulabiliyor, aynı zamanda önemli tasarruf sağlanıyor.
Tarih : 28 Ekim 2017, Cumartesi
Yer : Marriot Otel Şişli
Saat : 10:30-16:00
